2012 
Film hakkında beklentim çok fazla değildir, zaten efekleri görmek için gitmiştim, sonuçta benim için tatmin ediciydi. Çoktandır full bir salonda kapalı gişe film izlememiştim beni ilk afallatan o oldu. Zor yer buldum. Pekçok lise öğrencisi vardı demek ki gençler bu filmleri tercih ediyorlarmış. Film 4 saat sürdü. Reklamların bolluğu, kalabalık yüzünden aranın uzun tutulması(tuvalet-mısır-oturma kuyruğu) sanırım bunda etkili oldu. Saçma sapan bir koltuktan L harfi şeklinde izlememe rağmen denizin alıp götürmeleri, yanardağ patlaması sahnesi, depremler, yerin yarılması, binaların ayrılması, gökdelenlerin devrilmesi ve arada gördüğünüz ama gördüğünüze tam emin olamayacağınız sizde daha güçlü etki bırakan insanların ölüm dramları. Bu kısımlar çok başarılıydı gerçekten ama 260 milyon dolar harcandığını duyduğumda amaaaaaan diyesim geldi. Buna mı o kadar para gömmüşler diyorum ahanda burdan da.
Gökdelen ikiye ayrılıyor ve düşmemek için kenarlara tutunmuş, sarkan, yatak odasında pijaması ile güvende olduğunu sanan insanların uçak sahnesinde görülmesi gibi detaylar bile bence o paraya değmez. Bana versinler o parayı bak ben neler yapıyorum :)
Filmdeki eleştirilerime geliyorum. Cüneyt Arkın olsa baş rolde, derim ki adam ölmüyor zira Cüneyt Arkın ama bu neydi be kardeşim. Hollywood artık biraz senaryo kaygısına girsin, baş kahraman ve dünyayı kurtarmaktan vazgeçsin, biraz gerçekçi olsun, saçmalamasın yaaaaa. Biri Hollywood'a dur desin yani.
John Cusack önce koşarak sonra arabayla yanardağın püskürttüğü göktaşı gibi taşlardan kaçtı, uçuruma yuvarlanan karavandan çıktı, lav akan nehrin üzerinde tek eliyle kavrulmadan tutunup, sağ salim dışarı çıktı, tüpsüz 10 metre daldı, 10 dakika nefesini tuttu, yan karakterler rende olurken kendisi bir de şanslıydı görmek lazım. Dahası var, çok şiddetli depremde koştu, araba ile depremden kaçtı, yıkılan köprülerden sıyırarak kurtuldu. Adam ölümsüz yani anlayın işte. Bunun yanısıra bir şeye daha uyuz oldum, yazıyorum. Tüm tipler sanki dünyanın sonu gelmemiş gibi abuk gubuk cümleler kuruyor.
Örn: deprem heryer yıkılıyor arabayla depremden kacıyorlar(öyle hızlılar) kanalizasyon patlıyor arabanın üstüne geliyor, can hıraş şekilde giden ailenin en küçük elemanı kız, "Çok kötü kokuyor" diyor. Al bakalım hadiiii ne diyeceksin
Buzulların üzerinde mahsur kalıyorlar, herşeyin bitmesine az kalmış, estetisyen doktor ve filmin seksi şempanzesi aralarında kadının sevgilsiini çekiştiriyor
"Bana bunu nasıl yapar anlamıyorum"
"Zaten estetik parası için pazarlık etmiş ve de taksitle ödemişti",
"Pinti pezevenk"

budur yani filmin olayı
senaryo hiç olmasa olurmuş, koysalarmış efektleri, değişik adamları çekselermiş sağda solda kacıyor yanıyor vs seklinde daha iyi olurmus ;)
Gözgözden söylemesi